Doğal Yetiştiriciliğe Hoşgeldiniz!

Ben Murat Özyıldırım

Doğal Sebze Yetiştirme'nin kurucusuyum. Hobicilere yönelik, sebze üretim tekniklerini ve üretim sırasında kullanacakları; doğal besin özütlerini, bitki aktivatörlerini, doğal hormon ve organik ilaçları nasıl hazırlayacaklarını anlatıyorum.

Aradığınız birşey mi var?

Öne Çıkan Yazılar

Doğal Sebze Yetiştirme'yi Takip Edin!

Yeni yazıların e-mail adresinize gelmesini istiyorsanız kutuya mail adresinizi yazıp abone olun.

22 Eylül 2015 Salı

YEŞİL GÜBRE ve DOMATES’TE YÜZDE 100 VERİM


Köy polülasyonu domates. Trakya köyleri...
Yeşil Gübre; özellikle azot yönünden yüksek biktilerin -mahsulü hasat edilmeden yani çiçeklendiği dönemlerde- toprağa karıştırılması ve toprağın, organik besin maddesi olarak zenginleştirmeye yarar. Bünyelerinde bulunan besin maddeleri de toprağa geçer. Toprağın yapısını düzenler. Yeşil gübreleme sonrasında gelen mahsulün veriminde yüzde 20 ilâ yüzde 100 arasında artış gözlenlenmiştir.
Bu nedenle, amatör çalışmalarımızda mümkün olduğunca, ‘Yeşil Gübre’ye önem verelim.
Bitkiler için kıymetli olan; nitrat, potasyum, kükürt ve suda çözünür diğer mineralleri depolayan yeşil gübreler, bu besin maddelerinin, özellikle sonbahar ve kış aylarında kaybolmasını önlediğinden "kasa" görevini de görür. Ayrıca, toprağı örter ve korur, yabancı otların çıkmasını engeller, erozyonla mücadele eder ve biçildikten sonra toprağın yapısını düzelten “genç humus" haline dönüşür.
Birbirinin ihtiyacını karşılacağını bildiğiniz yeşil gübre ve asıl ürün, içiçe yetiştirildiğinde, herhangi bir ek toprak hazırlığı gerektirmez ve de sisteme iyi bir sembiyotik azot fiksasyonu sağlar.
YEŞİL GÜBRENİN FAYDALARI
Havanın yüzde 78'i azottan oluşur ki; bu da kabaca yapılacak hesapla her dönüm toprağın üzerinde 7 bin 500 ton azotun var olduğu anlamına gelir. Çok yüksek bir orandır ama, biz azotu farklı yollarla toprağa vermeye çalışıyoruz.  Yeşil gübreleme, doğal faktörlerin elverişliliğini harekete geçirmek için en iyi yollardan biridir.
- Birinci özellikleri; Azot bakımından toprağı zenginleştirmesidir. Baklagiller, ekim nöbetinin bir parçası olarak, iki kültürün arasında ya da başka bir bitkinin eşliğinde (arkadaş bitki), havanın azotundan istifade ederek, köklerinde azot biriktiren ve bu sebeple toprağı azotça zenginleştiren bitkilerdir.
- Yeşil gübreler; toprağın ‘Şeker/ Selüloz/ Azot Dengesi’ni sağlar. Bu denge, toprağın biyolojik aktivitesini pozitif veya negatif olarak etkileyebilir.
- Yeşil gübre, kendiliğinden gelişen bitki örtüsünün üzerinde basınç uygulayabilir. Mesela Arı Otu, dayanıklı yapısıyla, rekabetçi ayrık otlarının gelişmesini engeller. Yine Yonca, kökünden salgıladığı glikozitlerle, ayrıkotunun köklenmesine engeller.
- Toprağın sıkışmasını önler. Fazla sıkışmış topraklarda mucize beklememek gerek. Yeşil Gübreler, kendiliğinden gelişen bitki örtüsünün kontrolünde önemli bir etkiye sahiptirler.
Daha çok ‘bakla’ üzerinde durulur ancak, diğer özellikleri açısından da bakarsak; Karabuğday, Yulaf, Çayır Üçgülü, Ak Hardal, Çavdar, Arı Otu en iyi Yeşil Gübrelerdendir. Ancak, ortalama bir yetiştiricinin en rahat yetiştirebileceği Yeşil Gübre; Ak Hardal ve Arı Otu’dur. Bu nedenle sadece Ak Hardal ve Arı Otu’yla ilgili bilgiler vermeyi düşünüyorum.
Amatör bahçenizde mutlaka mısır ve fasülye yetiştirmenizde büyük yarar var. Mısır (özellikle koçan taşıdığında) selüloz (yavaş karbon) bakımından zengindir. Mısır sapları buğdaygiller saplarından daha hızlı ayrışır.
Fasulye gibi özellikle azotla dolu, bol düğümlü kökleri yerinde bırakın. Kabaca tırmık çekerek toprağı tesviye edin.
Arıotu (Hydrophyllaceae)’nun toprak isteği yoktur, her türlü toprakta rahatlıkla yetişebilir. Arı Otu; azotu tutar, dölleyici böcekleri çeker.  Mart ve eylül arasında ekebilirsiniz. Arıotu’nu, herhangi sebzeden (akrabalığı olmadığından) önce  yada sonra endişesiz yetiştirilebilir. Çok iyi bir yeşil gübre olmasının yanı sıra, Arıotu ayrıca Ayrıkotu (Agropyrum repens) gibi yabancı otlarla ciddi rekabetlere girerek, ortadan kaldırma özelliğine sahiptir.
Ak hardal (Turpgiller) verimsiz toprakları sever. Dölleyici böcekleri çeker, azotu tutar, toprağı dezenfekte eder, nematotlara karşı kullanılır. Ak Hardalı, Nisan ve Eylül arası  ekebilirsiniz.
Yeşil Gübrelerin;
ilkbaharda, yazın yetiştirilecek bitkilerden önce ekilmesinde;
Özellikle kabak, sakız kabağı, kavun ve salatalık gibi yayılan ve mayısın ortasından itibaren dikilecek olan bitkilerin yerine, hattâ domates, biber ve patlıcan sıralarının arasına ekilmesi gereken mükemmel bitkilerdir. İklim şartlarına bağlı olarak yeşil gübreyi mart sonunda veya nisan başında ekin. İlkbahar'da  ektiğinizde, mayıs ayında dikeceğiniz ve yazın yetişecek olan  bitki için küçük bir boşluk bırakın (meselâ kabak için 50 cm çapında). Mayıs sonuna doğru bitkiler yayılmaya başladığında yeşil gübreyi kesip, toprağa karıştırın...
Yaz-Sonbahar sonu, kış öncesi ekilmesinde;
Hasattan sonra, sebze yetiştirmeyi düşünmüyorsanız eğer, toprağın boş kalmaması ve zarar görmemesi için o yere yeşil gübre ekin... Ufak bir alan bile olsa mutlaka ekin...
Yeşil gübre, kendisinden önce yetiştirilen sebzenin botanik ailesinden farklı olmalıdır. Örneğin: fasulye, soya fasulyesi, bezelye gibi baklagiller ailesine ait olan bitkilerden sonra yonca ya da fiğ gibi yeşil gübre dikilmemesi gerek.
  • Azottan hoşlanmayan soğan, sarmısak ve arpacık yetiştirmeden evvel, azot tutucu Yeşil Gübreleri ekmekten kaçının.
  • Yastık üzerinde domates yetiştirdiğimizi düşünelim... Yastığı anlatacağım sisteme göre hazırlayalım. Yastık üzeri bayağı geniş tutmaya özen gösterelim. Yaklaşık 30 cm'lik bir çukur kazın ve toprağı zenginleştirmek için taze ısırgan otu ve karakafes otu ekleyin. Yapabiliyorsanız; Ihlamur, eğrelti otu, meşe külü, greyfurt, salatalık, patates veya portakal külü veya muz kabuklarının parçalayıp toprağa ekleyin.
  • Domates özellikle potasyum ve kalsiyumu sever. Potasyum bakımından zengin olan, muz kabukları, ılhamur (potasyum oranı %38) ve eğrelti otu (potasyum oranı %30), içeriklerindeki oranlara göre büyükten küçüğe; gruyfurt, salatalık, patates, portakal külünün etkileri yüzünüzü güldürecektir. Olabilirse, ayçiçeğinin sapından yapacağınız külde, yüzde 40 oranına yakın potasyum bulunmaktadır.
  • Çukurun içine, ekleyebilirseniz, ‘tercihen meşe odun külü’ koyun ki, kalsiyum, magnezyum, demir, bakır, potasyum, manganez, çinko ve fosfor içerir. Bu yaptıklarımızdan sonra kesinlikle azot yüklemesi yapmayın. Çünkü (zaten ısırgan otu bitki özütüyle sulayacağız) Isırgan Otu ve Arı Otu gerekli azotu sağlayacak.

Bitkinin gelişmesine ve domatesteki şeker oranının düşmesine neden olacağı için gereğinden fazla azot kullanmaktan kaçının. Domates en kolay yolu seçer ve topraktaki mineral besin elementlerini almak için çaba sarfetmez. Ayrıca, domates, toplam azot isteğinin 4’te birini çiçeklendiği dönemlerden önce, geriye kalanı ise çiçeklendiği dönemde ister. İlk baştan koyacağınız fazla azot, sıkıntı yaratacaktır. Isırgan otunun, çürüyerek toprağa azot vermeye başlayacağı dönem, domatesin en çok azot istediği döneme denk düşecektir.
Çukur içine, büyük bir balık kafası (mesele somon) olmuyorsa parçalanmış bir kaç balık kafası koyun... Hiç bir şey bulamazsanız, balık artıklarını koyun...
CANAVAR DOMATES GÜBRESİ
14 tane aspirin, 3 düzine tane yumurta kabuğu, 2 su bardağı Kemik Unu, ½ çay fincanı Epsom Salt’ı karıştırın... Aspirinleri ezin, yumurta kabuklarını fırında 55-60 derecede gözle takip ederek kurutun ve un haline getirin... Kemik ununu satın alabilirsiniz. Epsom Salt, doğal bir mineraldir, normal tuzla karıştırmayın...
Her çukurun içine, bu ‘Canavar Domates Gübresi’nden ¼ fincan dökün. Dökerken çukurun çeperlerine yayarsanız iyi olur.
Şimdi derin açtığımız çukurun içine; ¼ fincan Canavar Domates Gübresi, birer avuç olmak üzere, herhangi bir potasyum sağlayacak kül ve ayrıca meşe külünü, ileriki dönemlerde ihtiyaca cevap vermesi için, parçaladığımız bir muz kabuğunu,  balık kafası veya balık artıklarını, iki avuç parçaladığımız taze ısırganotlarını koyalım... 
Domatesi dikeceğimiz yastığımız daha önce anlatmıştım. Yastık bu şekilde hazırlandıktan sonra; en ortaya Domates Fidesi, etrafında bir karış kadar alanı, tamamen kaplayacak kadar fesleğen dikelim. Bu fesleğenin çevresine (dört kenarına) Arı Otu, Kadife Çiceği ve Chili Biberleri dikelim.
Ancak, domateste boğazlama yapabilmek için, ilk önce, açtığımız çukura domatesi dikeceğiz. Tabi, boğazlamayı rahat yapabilmek için, yastığın üst seviyesinden biraz daha aşağıda yani hafif bir çukurluk kalmasını sağlayarak domatesi diktikten sonra can suyunu vereceğiz. 10 gün dokunmadan ancak takip ederek, yandırma işlemininin bittiği süreçte, ilk suyu vereceğiz. Boğazlama yapma aşamasında geldiğinde, diğer arkadaşlarını yanına dikeceğiz. Bunun için, diğer yardımcıları, başka bir yerde fidelemiş olmalıyız.
Şimdi bu şekilde ne yapmış olduk: Domatesin sevdiği; Azot, kalsiyum, potasyum, magnezyum, demir, bakır, manganez, çinko ve fosforu yastığa ilave etmiş olduk. Domatesin hastalıklarına karşı savunma sistemini artırdık. Domatesin zararlıları için fesleğen, kadife çiceği, arıotu, chili biber diktik. 
Şu anda kaliteli bir fideniz varsa, yüzde 100 verimde artış olacaktır. İddiam odur ki; bir fideden, daha önce aldığınız verimi katlayacaksınız.  Hem gübreleme desteği yapmaya gerek olmayacak, hem hiç bir zararlı böcek gelemeyecek hem de bitki hastalıkları bizden uzak olacaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder